Popüler Cevap

Danimarka’nın Eşsiz Akvaryumu: Blue Planet

Danimarka'nın Eşsiz Akvaryumu: Blue Planet

Danimarka halkı çevreciliğe oldukça ehemmiyet veriyor. Minik büyük, yaşlı genç her yaştan insanoğlunun bisiklete binmiş olduğu, günde averaj her insanın 3 km bisiklet kullandığı, birçok şehirde trafiğin bisikletlere nazaran düzenlenmiş olduğu ve hususi bisiklet yollarının olduğu Danimarka’da tüketilen elektriğin %40’ı rüzgârdan elde edilmekte ve Dünyada rüzgârdan elektrik üreten türbinlerin üçte biri Danimarka’da yapılmaktadır. Danimarka akvaryumu ile de ünlüdür. Avrupa’nın en eskilerinden birisi olan bu akvaryumda 300’den fazla tür sergilenmektedir. Burada 70’in üstünde akvaryum vardır ve en büyüğü 85 ton su alabilmektedir. İlk olarak 1939 senesinde ziyarete açılmış olan akvaryum ünitesi, 1974 senesinde meydana getirilen beş büyük organik yaşam temalı akvaryum ve biyoloji müzesi ile genişletilmiştir. 1990da meydana getirilen kafeteryaya ilaveten, öğrenciler için 150 m2’lik sınıflarda verilen etken öğrenme programı da hizmete girmiştir. Danimarka akvaryumunun başlıca amacı denizler ile alakalı detayları görsel olarak öğretmek, bilimsel projelere ve eğitim kurumlarına destek olmaktır.Zamanı kaynaklara nazaran insanoğlu milattan ilkin ilk kere Ã?in’de hobi olarak toprak kaplarda balık bakmaya adım atmıştır. Bugünkü anlamda ilk akvaryum 1856 senesinde Alman E.A. Müller tarafınca yapılmıştır. Halka açık ilk akvaryum ise 1890 senesinde Japonya’da kurulmuştur. Danimarka akvaryumu, Kopenhag kent merkezine ortalama 30 km uzaklıkta otomobille otuz dakika mesafede Kavalergarden’da bulunuyor. Kavalergarden gürültü ve karmaşadan uzak sakin bir sahil yerleşim birimi. Tesis tabiat ile baş başa ağaçların içinde sizleri karşılıyor. Kuş seslerinin arasına sarı saçlı mavi gözlü Danimarkalı evlatların sesleri karışıyor. Dünyanın her yerinde olduğu şeklinde kent akvaryumlarının en önde gelen ziyaretçileri çocuklar. Üç yaşına kadar olan çocuklardan ücret alınmazken 3-11 yaş arası 15 TL, yetişkinler için ise ortalama 25 TL ücret alınıyor.

Danimarka akvaryumu yapısal anlamda bodrum kata haiz tek kattan oluşan bina olarak planlanmış. Ana katta akvaryumların sergilendiği bölüm, biyoloji müzesi, etken öğrenme laboratuarı, satış reyonu ve kafeterya bulunmakta. Bodrum katta ise akvaryumlardan gelen suların temizlendiği mekanizasyon kısmı, teknik kısım ve hasta balıkların tedavi edilmiş olduğu birim bulunmaktadır. Danimarka akvaryumunda 1 yönetici, 3 yönetici yardımcısı, canlılardan görevli 4 su ürünleri mühendisi/biyolog, 8 yüksek lisans/doktora talebesi, 4 uygulaman ve 2 işgören olmak suretiyle toplam 22 şahıs vazife yapmaktadır. Akvaryumun ilk kısmı bilhassa çocuklar için yapılmış yakın temas akvaryumlarından oluşuyor. Bu bölümde çocuklar aileleri ile beraber çeşitli su canlılarını yakından görme ve onlara dokunma fırsatını buluyorlar. Burada çocuklar istiridye, tarak ve midye şeklinde kabuklu deniz canlılarının yanı sıra, deniz yıldızlarına dokunabiliyor ve onların sudaki yaşamlarını yakından görebiliyorlar. Girişte yer edinen bu bölümde amaç, ufaklıklara sudaki yaşam ve canlılar hakkında düşünce edinmelerinin yanı sıra, oluşabilecek korku ve endişenin yerine bilinci yerleştirmek.

Danimarka akvaryumunda göze çarpan en mühim özellik, balıkların ve öteki canlıların doğadaki yaşam alanlarının olabildiğince öykünmek edilerek beraber sergilenmesi. Akvaryum dilinde bir bölgede yaşayan canlıların organik yaşam alanları ile beraber sunuldukları akvaryumlara “Biyotop Akvaryumlar” deniyor. Bu tür akvaryumlar canlıyı bizlere tanıtmasının yanı sıra, organik yaşam alanları hakkında da informasyon sahibi olmamız açısından eğitici bir rol üstüne alıyor. Bu amaçla başta Amazon orijinli balıkların ve organik yaşam alanlarının sunulmuş olduğu “Amazon Biyotop Akvaryumları”, Cenup-Doğu Asya orijinli balıkların yaşam alanları ile beraber sunulmuş olduğu “Cenup-Doğu Asya Biyotopu” Afrika’da yer edinen Malawi Gölü ve Tanganika Gölü orijinli Çiklid Balıkları’nın sergilendiği “Malawi Biyotop Akvaryumları” ve “Tanganika Biyotop Akvaryumları” yer almıştır.

İlginizi Çekebilir  Miniatürk

Giriş bölümünden sonrasında bir koridor süresince sağlı sollu duvarın içine gömülmüş değişik büyüklükte akvaryumlar yer ediniyor. Genel olarak orijinleri itibarı ile tatlı su balıklarından deniz balıklarına doğru bir sıralama söz mevzusu. Ara biçim olarak nehirlerin denize döküldüğü yada gel-git akıntılarının yoğun yaşandığı tuzluluğun tatlı su ile deniz suyu içinde oldukça değişken olduğu acı sularda yaşan balıkların sunulmuş olduğu Acısu Akvaryumları yer almıştır. Akvaryumların önünde, balıklar hakkında informasyon veren ışıklı panolar var. Bu bölümde Canlı Doğuran denilen Lepistes, Kılıç Kuyruk, Plati, Moli ve Velifera ve varyetelerini, Japon Balıkları ve varyetelerini, rengarenk Çiklid Balıklarını, Melek Balıklarını, Diskusları ve onlarca tür tropikal türleri görme şansınız var.Üçüncü bölümde sizleri yarım daire şeklinde düzenlenmiş büyük bir platform karşılıyor. Burada 5 değişik biyotopta dekore edilmiş büyük akvaryumlar bulunuyor. Bu bölümdeki akvaryumlar tesisteki en büyük akvaryumlar olup 35-85 ton içinde su alabiliyorlar. Avrupa’nın en büyüğü olan 85 tonluk akvaryumda, dünyada malum en büyük tatlı su balığı olan Arapaima gigas türü sergileniyor.

Naturel yaşam alanları Amazonlar olan bu türün boyu 3,5 metreye ağırlığı ise 275 kilogram’a kadar ulaşabilmekte. Bu balığın kemikli yapıda ve sert bir yüzeye haiz 1,5 metre kadar olabilen dili, Amazon yerlileri tarafınca odun zımparalamakta kullanılmaktadır. Gene bu akvaryumda boyu 1 m’yi geçebilen Arowona (Osteoglossum bicirrhosum), kırmızı kuyruklu kedibalığı ya da anten balığı (Phractocephalus hemioliopterus), boyu 1 m’ye ulaşabilen ve bir piranha türü olan siyah pacu (Piaractus brachypomus) ve boyu 70 santimetre’ye ulaşabilen Cenup ABD Ã?iklidlerinden Cichla ocellaris sergilenmektedir. Bir başka akvaryumda et yiyen piranhalar Amazon Ormanları içinde sunulmaktadır. Bir başka akvaryumda resif köpek balıklarını müren balığı, papaz balıkları ve deniz kaplumbağası ile beraber görebilirsiniz.Danimarka Akvaryumu’na gelen öğrencilere akvaryum bölümünü gezmeden ilkin bir emek harcama kitapçığı dağıtılıyor. Bu kitapçıkta bazı balıklar hakkında tanıtıcı bilgilerin yanı sıra gözleme dayalı sorular da yer ediniyor. Kitapçığı alan öğrencinin bu sorulara yanıt verebilmesi için ilkin bu canlıyı akvaryumlarda araması ve bulması gerekiyor. Bulduktan ve bir süre gözlem yaptıktan sonrasında kitapçıktaki suali yanıtlıyor. Hemen sonra görevli yüksek lisans yada doktora talebesi eğitmenler tarafınca kitapçıktaki sorulara verilen yanıtlar talebe ile beraber değerlendiriliyor. Eğer açıklanması ihtiyaç duyulan bir mevzu var ise talebe ile akvaryumun başına gidilerek lüzumlu açıklamalar yapılıyor. Gene bu program kapsamında 150 m2’lik laboratuar kullanılıyor. Laboratuarda öğrencilere bilhassa değişik akvaryum biyotoplarının oluşturulması ergonomik olarak gösteriliyor ve bazı canlılar yakından tanıtılıyor. Biyoloji müzesinde ise hususi sıvılar içinde gizlenen canlı örnekleri sergilenirken, bazı balıklar sergilenmek amaçlı hususi işleme doğal tutulmuş orijinal formları ile ziyaretçilerin dikkatine sunuluyor.

Mavi Gezegen Projesi

Tarihinde iki kere gelişme ve tekrardan yapılanma yaşamış olan Danimarka akvaryumunun 2013 senesinde yeni bir binaya taşınması planlanıyor. Bu mevzuda proje emekleri tamamlanmış olup inşaata 2011 senesinde başlanacaktır. Yeni bina 9000 m2’lik bir alan üstüne kurulacaktır. Toplam su kapasitesinin bu günkünün 5 katına çıkarılarak toplam 5000 tona erişmesi hedeflenmektedir. Toplam yatırım maliyeti 25 milyon Euro€ olan yeni adıyla Mavi Gezegen’i yılda 700 000 kişinin ziyaret edeceği ön görülmekte.


Yorum Yap