Gölge Oyunu Nedir, Nasıl Oynanır?

Gölge oyunu, hayali bazı kahramanların veya karakterlerin ışık aracılığıyla bir perde üzerine yansıtılması ile oynanan oyundur. Ülkemizde gölge oyunu denildiği zaman özellikle akla karagöz oyunları gelmektedir. Her ne kadar gölge oyunu denildiği zaman Hacivat ile Karagöz akla gelse de gölge oyunu dünyasında bu karakterler dışında daha birçok kahramanın olduğunu belirtmek isteriz. Gölge oyunu ışık aracılığıyla perde üzerine karakterlerin yansıtılması sonucunda meydana gelse de asıl iş gölge oyununu oynatan kişiye düşmektedir. Hayalci olarak isimlendirilen gölge oyunu oynatıcıları özellikle yaptığı seslendirmeleri ile kişiyi etkileyebilecek niteliklere sahip olmalıdır. Bu sayede gölge oyunu daha etkili bir şekilde sergilenebilir.

Gölge oyununun geçmişi incelendiğinde bu oyunun ilk olarak nerede oynatıldığı hakkında net bilgiler olmasa da uzmanların büyük bölümü Çin’de bu oyunun ilk olarak sergilendiğini söylemektedir. Zaman içerisinde yapılan göçler ile birlikte batı ülkelerine de öğretilen gölge oyunu zaman içerisinde tüm dünya ülkelerinin benimsediği bir oyun haline gelmiştir. Günümüzde özellikle İslam coğrafyalarında ramazan aylarında çocukları eğlendirmek için gölge oyunu oynatılır.

Gölge oyunu ülkemizde ticaret ile uğraşan Yahudiler ile birlikte gelmiştir. Yahudiler diğer ülkelere yaptıkları ticaretler ile orada yer alan kültürleri öğrenmiş ve bunu ülkemize yaymıştır. Yahudilerin bu kültürel anlamda ülkemizde büyük katkılarının olduğunu söyleyebiliriz.

Ülkemizde en çok Hacivat ve Karagöz oyunu oynatılmaktadır. Hacivat ile Karagöz bizim kültür mirasımız içerisinde yer alsa da özellikle Yunanlılar Hacivat ile Karagöz’ün kendilerine ait olduğunu söylemektedir. Hacivat ile Karagöz’ün telif hakkı alınmış olsa da Yunanlılar bu oyunu kendi oyunlarıymış gibi sergilemeye ve karakterlerin kendi kahramanları olduğunu belirtmeye devam etmektedir. Bizler kültürel mirasımıza sahip çıkmadığımız sürece bu tarz güzellikler başka ülkelerin eline geçerek yok olup gidecektir. Bu yüzden uzmanların kesinlikle kültürel mirasımıza daha fazla sahip çıkması gerekmektedir.