Popüler Cevap

Güney Kutbu’nda Niçin Eskimo Yoktur?

Güney Kutbu'nda Niçin Eskimo Yoktur?

Dünya haritasına bakıldığında en üstte ve altta birbirine benzer iki beyaz yuvarlak görünür. Üstteki Kuzey Kutbu’nu 1909’da ABD’li Robert Edvvin Peary, alttaki Güney Kutbu’nu ise Norveçli Ronald Amundsen, 1911 ’de keşfetti. Bu insanoğlu cazip ve gizemli tuzaklarla dolu bulgu yolculuklarında büyük zorluklarla karşılaştılar. Eksi 30 derecede, zifiri karanlıkta buzlar içinde kaldılar, köpeklerini yediler, donmuş ayağı toptan kaybetmemek için parmaklarını kestiler.

Güney Kutbu’nun varlığına oldukça eskiden, antik Yunan devirlerinden beri inanılıyordu. Dünya yuvarlaksa kuzey yarımküredeki kıtaları dengelemek için güneyde de kesinlikle büyük bir kara parçasının olması gerekiyordu. Sadece 1820 yılma kadar, değil ayak basmak, kimse burayı uzaktan bile göremedi. İngiliz kâşif kaptan James Cook, 1774 senesinde Antarktik Dairesi’ne girmesine karşın asla kara parçası görmeden tüm kıtanın çevresinde dolaştı ve orada hiçbir şey olmadığına karar vererek geri döndü. Hakikaten de Güney Kutbu’nun bulunmuş olduğu Antarktika kıtası için Dünya’nın ulaşılması da, yaşanması da en zor bölgesidir denilebilir.

En kuzey ve güneydeki bu iki bölge harita üstünde birbirlerine benzer. Her ikisi de doğa olarak sırlarla dolu, çarpıcı, büyüleyici ve doğal ki soğukturlar. Kar ve buzlarla kaplı olarak her ikisi de Dünya’mn en kuru ve çıplak arazisidir. Her ikisinde de kutup ışıkları vardır, altı ay gece, altı ay gündüz yaşanır. Balinalar, katil balinalar, yunuslar, köpekbalıkları, deniz filleri, çeşitli balıklar, kriller, likenler, mantarlar her ikisinde de bulunur. Sadece iki bölge içinde mühim farklar da vardır.

Kuzey Kutbu’nun çevresi kıtalarla sarılı donmuş bir okyanus iken, Güney Kutbu’nun çevresinin ise okyanuslarla sanlı donmuş bir kıta olması aralarındaki en mühim farkı oluşturur. Kuzey Kutbu çevresinde tundra denilen bitkiler bulunur, insanoğlu ve kutup ayısından ren geyiğine kadar kırka yakın türde kara hayvanı yaşarken, Güney Kutbu’nda bunların hiçbiri yoktur. Kuzey Kutbu donmuş bir okyanus olsa da çevresindeki su akıntıları iklimi daha yaşanabilir yapar. İlkbaharla beraber değişiklik ve canlılık yaşanır, kar ve buz kalkar, bu sayede bölgede 160 değişik türde göçmen kuş konaklayabilir, balıkçıl kuşlar (penguen hariç), binlerce böcek türü ve nebat yaşayabilir.

Güney Kutbu’ndaki yaşam yoksunluğunun en mühim sebebi Antarktika’nın öteki kara parçalarından tamamen ayrı olması, en yakın yaşam yerine yüzlerce kilometre uzakta bulunması ve oraya yapılacak yolculuğun ilk aşamasında fırtınalı ve yüzen buz kütleleriyle dolu denizlerden geçmek zorunda kalınmasıdır. Çevresindeki soğuk akıntılar kıtanın çevresinde dönerek durduklarından sıcak sular kıtaya yaklaşamaz. Kıta, kalınlığı bazı yerlerde üç kilometreyi geçen buz kütleleriyle kaplıdır. Yüksek yerlerden esen güçlü soğuk fırtınalar bu buzlan kıyılara taşır.

İlginizi Çekebilir  Niçin Yağmur Yağar?

Antarktika Dünya’daki en yüksek ve en kuru kıtadır. Averaj yağış miktarı Büyük Sahra ile neredeyse aynıdır. Averaj yüksekliğinin öteki kıtalardan fazla olmasının sebebi kalınca buz tabakasıdır fakat kıta hem de Dünya’daki en alçak noktaya da haizdir. Batısında deniz seviyesinden 2550 metre aşağıda olan bir nokta vardır sadece üstü 4380 metre buzla kaplıdır.

Eskimolar kuzey ABD’nın kuzey kısımlarından başlayıp Sibirya’nın en doğu uç noktalarına kadar dokuz bin kilometrelik geniş bir alanda yaşarlar. ABD yerlileri ile akrabalıkları yoktur. Atalarının on bin yıl ilkin, Sibirya ile Alaska’nın birleşik olduğu dönemde Asya’dan kuzey ABD’ya göç ettikleri sanılıyor. Binlerce yıl, hiçbir bitkinin yetişmediği soğuk bölgelerde ren geyiği, fok, balina ve balık avlayarak ve denizle iç içe yaşayarak oradan oraya dolaştılar.

Eskimo adı yerli lisanındaki “wiyaskimowok” şu demek oluyor ki “pişmemiş et yiyiciler” kelimesinden gelir, bu yüzden onlar kendilerine “İnuit” (eksiksiz insan yada halk anlamında) denmesini tercih ederler. Karikatürlerde görülen ve “igloo” denilen buz evlerde yaşamazlar, bu tarz şeyleri yalnız evlerinden uzakta avlanırken zorda kaldıklarında sığınmak için kullanırlar. Dilleri birçok mahalli lehçeyi içerdiğinden değişik yerlerde yaşayan Eskimolar birbirlerini anlamakta güçlük çekerler.

Eskimolar kışın buzda delikler açıp balık avlarken, yazları kıyıları terk eder ve ren geyiği avlamak için iç kesimlere giderler. Binlerce hayvandan oluşan sürüler bu mevsimde liken, mantar ve çalıları yiyecek için güneyden buralara gelir. İlkbaharda ayı balığı avlamak için birbirlerinden ayrılan Eskimo aileleri yazın ren geyiği sürülerini kovalamak için birleşir. Onları ince buz tabakaları üstüne doğru sürüp, buzların ağırlıklarına dayanamayıp kırılmasını beklerler. Sonrasında kendilerine özgü kayıkları ile suda yüzmeye çalışan ren geyiklerini avlarlar.

Bu şartlar altında Kuzey Kutbu çevresinde yaşayan Eskimoların kuzeyden kalkıp, daha çok soğuğun ve daha fena yaşam şartlarının yargı sürdüğü Güney Kutbu’na kadar giderek orada yerleşmeleri için bir niçin bulunmuyor. Aslen suali “Güney Kutbu’nda niçin ABD ve Avustralya yerlileri benzer biçimde yerli Antarktikalılar yok” diye sormak daha doğru olurdu; fakat hiçbir kara hayvanının yaşayamadığı, bitkilerin yetişmediği koşullarda insan bir halde oraya gitse bile esasen neslini sürdürmesi mümkün olmazdı.


Yorum Yap

Abone Ol!

En güncel bilgilerden haberdar olmak için abone olun.